20 Ağustos 2011 Cumartesi

MEDYA OYUNCAĞI TİYATRO METNİ


SAYGILARIMLA UMARIM İŞİNİZE YARAR

EPİK TİYATRO:
Klasik tiyatronun öğeleri olan dekor, sahne anlayışına karşı çıkan, eleştiri yanı ağır basan bir oyun türüdür. En ünlü temsilciği Bertolt Brecht'tir.
KARAKTERLER

1:ANLATICI
2:BAYGIN(AYDIN TİPLEMESİ)
3:PEMRA (KAYNANA SEMRA)
4:SANEM(MEŞHUR GELİN)
5:CEMİL(SÜTÜDYO SORUMLUSU)
6:ANNE
7: MUSTAFA(ÇOCUK)
8:BABA
9:AFET(DEDİKODUCU KOMŞU)
10: MUSTAFA(ÇOCUK)
11: CENK
12: YAŞAR
13:KEREM
14:MÜDÜR
15:YÖNETMEN
16:SUNUCU (BAYAN)
17:KAZIM(CAHİL YARIŞMACI)
18:CANAN(KÜLTÜRLÜ YARIŞMACI?)

SAHNELER
SABAH ŞAKİRLERİ
EV HALİ
OKUL CAFE
TV MÜDÜRÜ
YARIŞMA





ANLATICI:

Herhangi bir günün herhangi bir sabahı,herhangi bir sabahın herhangi bir saati,Evet işte böyledir aslında,hiçbir şeyin önemi yoktur,sadece yaşar insanoğlu,zaman zaman ayrıntılara takılsa da.hayat ve yaşamakla ilgili binlerce örnekleme yapılmıştır mutlaka,bunlardan biride oyundur evet oyun. Tıpkı bir tiyatro gibi ama içeriği gerçekten daha gerçek bir oyun.
Evet yaşamak oynamaktır ve hepimiz birer oyuncuyuz,dünya denen sahnede.
Herkesin bir işi vardır,yani bir rolü,dostları akrabaları vardır yani rol arkadaşları.büyük üstat SHAKESPEARE in de dediği gibi DÜNYA BİR SAHNEDİR,HAYAT BİR OYUN VE HEPİMİZ BİRER OYUNCU evet hepimiz birer oyuncuyuz bu oyunun içinde ama öyle bir oyun ki bu oyun içinde oyun ve herkes kendi oyunun başrol oyuncusu iken figürandır aslında,bir başkasının oyununda.ve gerçek yaşantılardan alınmıştır bugünkü oyunumuzda.
Konu medya,yarışma,reklam diziler falan filan ve ailelere,bizlere dahası bunların çocuklarımıza yansıması.hadi izleyelim bakalım bizim yaşantımızdan uyarlanan bu oyunu ve bakalım başrol oyunsu mu yoksa basit bir figüran mıyız bu oyunda..ilk olarak şimdiye kadar hiç izlemediğiniz hatta beklide hiç düşünmediğiniz farklı ama gerçek bir açıyla,sabah şakirleri…
(anlatıcı çıkar,sahne kararır.

(sahne bir stüdyodur üç koltuk kamera yerlerden geçen kablolar ve
ışıklar ilk olarak hareketli bir müzik çalmaya başlar ve sahne
arkasından yayındayız diye bir ses duyulur.sunucu girer)
HAREKETLİ BİR MÜZİK GİRER VE PERDE AÇILIR
BAYGIN: ay hoş geldiniz sevgili konuklar bir sabah şakirleri
programında yine beraberiz,bugünkü konuklarımız hepinizin
yakından tanıdığı,sevdiği ve gün boyu kendi aramızda
konuşup tartıştığımız ve haklarında hayırlı şeyler
düşündüğümüz iki kişiden oluşuyor,ay bugün çenem düştü
benim yine neyse ben lafı daha fazla uzatmadan ilk
konuğumuzu huzurlarınıza davet ediyorum.veeee... o bir insan o bir
melek ,o bir kaynana ,o bir kaynanalar kaynanası, genç ve
güzel ve alımlı kadın pemra hanım,pemra hanımı
alkışlarınızla sahneye davet ediyorum
(pemra kasıla kasıla sahneye girer)
PEMRA: çok teşekkür ederim baygın beyciğim,latife ediyorsunuz.
BAYGIN: hiç olur mu efenim,olur mu öyle şey,ben gerçekleri
söylüyorum çok genç ve güzel görünüyorsunuz
(bir yandan söylediklerini konuğa fark ettirmeden elleriyle inkar eder)
pemra hanım sizi şöyle alalım
(koltuğu işaret eder)
kamera,oğlum pemra hanıma şöyle bi yakın çekim alalım.
PEMRA: çek,çek oğlum, az daha yaklaş,dur bakayım evlimisin
sen,sus,bekarsın bekarsııın kızlara nasıl baktığını gördüm,bak
öyle her kızla evlenilmez,neyse sen evlenceğin zaman bana
gel ben sana kız bulurum.
BAYGIN: ooo pemra hanım bakıyorum da boş durmuyorsunuz,çok
yardımseversiniz.
PEMRA: şimdi baygın beyciğim ben çok tecrübeli bir kadınım,şimdi bu
güzel çocuğun bakın ne güzel bir işi var; eeee yakışıklı da,bi gelin
lazım canıım.
BAYGIN: pemra hanım,sevgili stüdyo konuklarımız ve ekranları
karşısında bizi izleyen değerli izleyicilerimiz az sonra ikinci
konuğumuzu çağıracağım ama sanırım hepiniz farkındasınız
fakat ben yine de söylemek istiyorum,şimdi biliyorsunuz bu
porgramı biz iki kişi sunuyorduk ama safinaz bu gün
gelmedi.aslında ben bu gün biraz sinirliyim,sizlerin desteği
sayesinde ayakta duruyorum. (pemra sözünü keser)
PEMRA: hayırdır baygın beyciğim sevgilinizle aranız mı bozuldu?ay
üzülmeyin ayol ben yaparım.
BAYGIN: Ay yok ayol,durun anlatçam tamam,süper bi dedikodu,kız.
Şimdi bu bizim safinaz var ya benim sevgilimle kaçtı,haydar la
Aslında pek de üzülmüyorum .çünküüüü haydardan iş çıkmaz ayol.
Ay tabi safinaz bilmiyo bunu.( gülüşmeler olur)

BAYGIN:sevgili konuklar ikinci konuğumuzu çağırmadan önce kısa
kısacık bir ara verelim,efenim topu topu yedi dakika sürer
seyirciyi biraz üzer ama o girince kanalın yüzü güler ay yanii
reklamlaaar.
MÜZİK GİRER PERDE KAPANIR VE BİRKAÇ SANİYE SONRA HEMEN AÇILIR
(reklam girer yayına ara verilir,herkes birden değişir)
BAYGIN:tamam yayında değiliz şu an,evet abla hemen bi prova
alalım,ne diyeceksin biliyorsun değil mi?başla bakalım
PEMRA: baygın beycim bak sırf senin hatırın için geliyorum buraya,o
çatlak kıza söyleyin bana laf çarpıtmasın onun yamuk ağzını
yırtarım.
BAYGIN:tamam harika oldu,Sanem,(sanem sahneye girer)sen de hazır
mısın?pemra hanım sözünü bitirir bitirmez sahneye fırlıyorsun
ve ne diyeceksin?
SANEM:ne diyorsun sen yaa manyak,seni de oğlunu da isteyen yok
zaten,ne manyak ailesiniz be,delirttiniz beni yaaa.
BAYGIN:harika süpersin yavrum,tamam sen içeri git şimdi.
(sahne arkasından gelen ses 3,2,1 YAYINDAYIZ)
MÜZİKLE BERABER PERDE KAPANIR , BİRKAÇ SANİYE SONRA HEMEN AÇILIR
BAYGIN:eveeet yine beraberiz efenim nerede kalmıştık,hazırmısınız, ya
siz hazır mısınız pemra hanım?
PEMRA: ben hep hazırım BayGın beyciğim,zaten yakında ben de program
sunuculuğuna soyunuyorum,teklifler varda ama henüz değerlendirme aşamasındayım yaaa.
BAYGIN:harika,harika pemra hanımcığım ama konuyu dağıtmadan
hemen Sanem’ i buraya çağıralım.Veee o bir genç kız o bir
gelin adayı o biir o biiir daldan dala,daldan dala
(pemra sözünü keser)
PEMRA:hay ağzını öpeyim baygın bey,daldan dala,daldan dala. BAYGIN:ay niye benim ağzımı öpüyon sen git kocanın ağzını öp,ağzını
işteee!o biir o biiir.
(pemra yine sözünü keser)
PEMRA: baygın beycim bak sırf senin hatırın için geliyorum
buraya,çatlak kıza söyleyin bana laf çarpıtmasın,onun yamuk
ağzını yırtarım.
(sanem sahneye fırlar)
SANEM:ne diyorsun sen yaa manyak kadın,seni de oğlunu da isteyen yok
zaten,ne manyak ailesiniz be,delirttiniz beni yaaa.
BAYGIN:aaa ne oluyor ayol,sakin olun kız,hani alkış ayol hani alkış.ay
alkışlayın da ortalık yatışsın biraz yoksa beni döver bunlar
ayol baksana,(alkış kesildikten sonra sanem’ e dönerek)sanem
hoş geldin ay bu ne şıklık ayol böyle maşallah,tu tut tu tu
SANEM:hoş bulduk baygın bey.
(etrafında gezinen çekim yapan kameraman a öpücük atar göz
kırpar)
BAYGIN:sanem seni de şöyle alalım.
SANEM:teşekkür ederim baygın bey çok naziksiniz.
BAYGIN:ee sanem dizi teklileri alıyormuşsun anlatsana biraz ayol.
Sanem:evet oyunculuk teklifleri alıyorum, bir o kadarda evlenme
teklifi alıyorum,çekemeyen çatlasın inşallaaah.
Pemra: sanemciğim başarılı olacağına inanıyorum,sen doğuştan
yeteneklisin maşallah.
(eliyle dili bu kadar işareti yapar seyirciye)
Sanem:pemra hanımcığım,laf çarpıtmayın lütfen,ben sizinle muhatap
değilim.
Pemra:ay çıldırıcam ,tansiyonum çıktı çıldırıcam şimdi,hem kendi
sataşıyor hem muhatap değilmiş.
(baygın bu durumdan memnunmuşçasına neşeli bi şekilde lafını
keser)
Baygın:ay ortalık yine gerginleşti kız ay durun ayol biz bi reklam daha
verelim,zaten safinaz da yok bugün çok yoruldum kız,ay
safinaz dedim canım sıkıldı gene görüyon mu bak.ay suç
haydar da ama neyse.
(kameraya dönerek)
Baygın: reklamlaaaar,biz buradayız tatlım kısacık bi ara ay çok küçük
ayol,sonra gene beraber olucaz tımam mı?
MÜZİK GİRER PERDE KAPANIR BİRKAÇ SANİYE SONRA HEMEN AÇILIR.
(müzik girer,reklam esnasında baygın kendi kişiliğine döner)
Baygın:(saneme)harikaydın yavrum,perma abla sen de çok iyiydin
Şimdi hemen ikinci bölümde ne yapacaksınız ona çalışalım
Pemra:ben hazırım baygın bey,
Pemra:bana bak seni parçalarım burada sürtük,aylarca kendimi zor
tuttum yarışmada zaten,bir de burada çekemem seni. diyeceğim,doğru dimi.
Baygın:sanem,sen ne diyordun?
Sanem:kapa çeneni moruk,o altınlar benim hakkımdı ve altınları da
kazandım ama,aylarca cici kız rolü yapmaktan
çıldıracaktım,seni de oğlunu da sevmiyorum kaşar karı,sen dua
et de kameralar var. Pemra abla alınmayın lütfen.
Baygın:alınmaz,alınmaz o merak etme sen,hemen arkasından
programı yarım kesicez tamam mı,böyle kavga çıkmış gibi
olacak.
(sözü bitmeden telefonu çalar arayan sevgilisidir)
alooo söyle candan,aşkım yayındayım hala ama biraz sonra
bitecek program .iki saat sonra yanındayım,nerdesin
sen?....................hı
okey tamam senin evde buluşuruz o zaman bir tanem
………..bende,bende tamam hadi kapat şimdi.
(Telefonu kapatıp pemra ve sanem’e döner)
Baygın: bana bakın tamam değil mi,sataşın bir birinize şöyle güzel bir
kavga ortamı,argo küfür her şey serbest,hadi bakalım göreyim
sizi,güzel oynayın da kapanış iyi olsun.
Baygın:(stüdyo arkasına seslenir)cemil cemiiil..
(cemil elinde paralarla gelir)
Cemil: buyur Osman abi
Baygın:oğlum ver şu hanımların parasını da veda edip
gönderelim,aysun beni bekliyor.
Cemil: tamam abi 100 milyon du değimli
Baygın:oğlum ver 150 ver ben çok beğendim gayet iyi program oldu bugün
Cemil: tamam abi.
Baygın:bana bak cemil,safinaz gelmedi mi hala?
Cemil: yok abi gelmedi,kızı fena sıkıştırmışsın soyunma odasında,ağlaya ağlaya gitti.
Baygın:oğlum,kadın gözümün önünde kıvırta,kıvırta soyunuyordu,ben de biraz baktım ,gidelim falan dedim elini kaldırdı,vuracak aklı sıra,iki tokat asıldım yere yapıştı ,iyi mi?ulan yayında yumuşak taklidi yapıyoruz diye,şey zannetti herhalde iyice
Cemil:vallahi abi eline sağlık,ama ne yapacağız şimdi,tek sunuyorsun programı.hem ya basına yansırsa bu olay
Baygın:oğlum boş versene,(taklit yaparak) ”ay benim ne olduğumu
herkes biliyor ayol,hem fena mı reklam olur reklam’’ha ha ha
ha,ayrıca geri gelmezse de çok sevinirim işime gelir,bak zaten
gelin yarışması bitti,boşluklar var şarkıcı yarışması yaptık, bi de
sunucu yarışması yaparız olur biter,cemiiil ne kadınlar gelir
var ya,düşünsene şöyle,düşün düşün,oğlum bakma öyle avanak
avanak,düşünme moduna gir,bak böyle,şişmanııı,zayıfııı,uzunuu
kısası,doksanı altmışı,bir daha doksanı,kumral sarışın,esmer
,of of of of oooofffff,neyse yayına gircez
şimdi,kaybol lan sen.

Baygın:fıstıklar hazır olun
(sahne arkasından ses:yayına giriyoruuuz 5 4 3 2 1 yayın.)
MÜZİK GİRER PERDE HEMEN KAPANIP AÇILIR
Baygın:eveeet sevgili konuklar tekrar beraberiz,efenim nerede
kalmıştık,ay kavgayı zor yatıştırdım ayol,ayrıca sanem seni
kınıyorum güzelim,kendin den büyük bir insan ile nasıl
konuşuyorsun ayol öyle
Sanem:siz ona bakmayın baygın bey bu kadın gerçekten manyak yaa
Pemra:bana bak,seni parçalarım burada sürtük,aylarca yarışmada kendimi zor tuttum zaten,bir de burada çekemem seni.
Sanem:kapa çeneni moruk,o altınlar benim hakkımdı ve altınları da
kazandım ama,aylarca cici kız rolü yapmaktan
çıldıracaktım,seni de oğlunu da sevmiyorum kaşar karı,sen dua
ette kameralar var.
Baygın:ay hiiğ,inanmıyorum,ay rütük kapatıcak bizi kız.
Pemra: siz ona söyleyin
Baygın:ay tamam,tamam anlaşıldı veda edeceğiz,zaten veda etmezsek
yayını kesecekler.
(baygın bir yandan birbirine dövecek gibi bakan pemra ve sanem in
kavga etmelerini önlemeye çalışırken bir yandan da veda etmeye çalışmaktadır)
Baygın:yarın yine aynı saatte,ben şahsen burada olucam bilemiyorum
yani,ay hem yarınki konuklarım fatih kürek le baldo olucek
bööle kız kıza sohbet etçez,göbek atçaz kız,ay hadi yarın
yine görüşünceye kadar hoşça kalın,pemra hanımcığım,sanem
hadi kıız el sallayın olmaz ki böyle.ay şunlara bak ikisi de
nasıl tatlı,nasıl güzel,hadi yarın görüşürüz,kendinize iyi bakın
şekerim,baaaaaayyyyyyy…
MÜZİK GİRER PERDE KAPANIR HEMEN AÇILIR.
Baygın:bu iş te tamamdır,harikaydınız kızlar,yalnız benim hemen
çıkmam gerekiyor beni evde bekleyen bir yavru var.
(cemil sahneye girer)
Cemil: Osman abi geçmiş olsun
Baygın:eyvallah koçum,bana bak,ben çıkıyorum,yarınki konuklarımız
haydar ile metin olacak,onlara da hafif bir şeyler hazırlayın.
Cemil: abi izlenme rekoru kırdık bugün haa
Baygın:sen asıl akşam haberleri izle,bir hafta gündemdeyiz oğlum.
(ışık söner sahne kararır)


ANLATICI: birileri eğlence programı adı altında bazı insanları bir
piyon misali istediği gibi kullanırken,bu programlarda
yine birilerinin rol yapması başka birilerine para
kazandırıyor,özellikle isim vermiyorum çünkü bunu
herkes biliyor,burada asıl kandırılan yine izleyici oluyor
ve gerçek sandığı bu programlardan öyle etkileniyor ki
hatta programlardan öte televizyonlar
dizileriyle,yarışmalarıyla reklamlarıyla hayatımıza öyle
bir girdi ki çıkartabilene aşk olsun,reklamlarda gördüğü
her şeye özenen bir milletin günümüzdeki çekirdek
toplumu aile.izleyelim bakalım nasıl bir aile….

(anlatıcı çıkar,sahne kararır)
MÜZİK GİRER BİTİNCE PERDE AÇILIR…
SAHNE EV,koltuk,televizyon,masa ve sandalyeler vardır

ANNE: oğlum kahvaltını ettin mi?
ÇOCUK:ettim,ettim anne yaa,anne para versene bana
ANNE: al oğlum yalnız baban duymasın haa.
ÇOCUK:tamam annecim,annelerin en güzeli,anne ya şu benim telefon
işini söylesene babama,valla utanıyorum arkadaşların
yanında anne yaa,takoz gibi telefonla dolaşıyorum,sen
halledersin annelerin en güzeli.
ANNE: tamam,tamam hallederiz yalaka seni.hadi oğlum okula geç
Kalıyorsun.
ÇOCUK:tamam annelerin en güzeli ben çıkıyorum,unutma yalnız haa.
(çocuk çıkar,yan komşu afet içeri girer)
AFET: günaydın şekerim naber
ANNE: günaydın afetçim ne o yine mi tartıştınız
AFET: sorma şekerim tutturdu at yarışlarını izleyecekmiş,ee
biliyosun sabah şakirleri özel var bu sabah birbirimize girdik yine
ANNE: ayıp etmişsiniz bence
AFET: niye ayol
ANNE: güzelim Almanya’dan kardeşim geldi dememiş miydin
sen,onun önünde kavga ettiniz yani
AFET: aman boş ver şunu o da oradan çıkıp ben belgesel izlicem
Demez mi çıldırıyordum.neyse aç televizyonu da izleyelim hadi
ANNE: şevket evde,izinli bugün
AFET : tüh desene izleyemicez bugün,neyse ben gidiyorum o
zaman,görüşürüz şekerim
(afet çıkar,diğer kapıdan baba girer)
BABA: tatlım kiminle konuşuyordun
ANNE: yan komşu afet hanım geldi de onunla konuşuyordum
BABA: reyting afet yani,ne istiyormuş yine
ANNE: yok bir şey canım öyle günaydın demek için gelmiş
BABA: tamam neyse canım boşver
ANNE: şevket kahvaltı ettin mi canım
BABA: hayır tatlım hiç canım istemiyor,sıcaksa bir bardak çay
alayım yeter
(kadın çay koymak için mutfağa gider,baba televizyonu açar
zap yapar izlenecek bir şeyler aramaktadır,kadın mutfaktan
seslenir)
ANNE: şevket iki şeker yeter mi canım
(televizyonda gördükleri karşısında sinirlenen adam karısın
duymamıştır,biraz sinirli bir şekilde seyirciye döner)
BABA: ya bu nedir Allah aşkına yaa.televizyonda abuk yarışma ve
magazinden başka bir şey yok,en yuvarlak halka,yok biz
bilmem ne yapıyoruz ,yok biri bizi dikizliyor ha bide o
saçma diziler,sürekli yeni masalar uyduruyorlar,en olmadık
eski dizileri ,filmleri ısıtıp ısıtıp önümüze koyuyorlar,bu
nedir sevgili konuklar,bunlar bizimle dalga geçiyorlar
yaa,ama bir şey söyleyeyim mi,suç bizde,önümüze ne
konursa izliyor ve hiç işimiz gücümüz yokmuş gibi bunları
konuşuyor,bunları tartışıyoruz,size bir şey söyleyeyim mi
bizden adam olmaz,hoş ben izlemiyorum,tabi izlemeyenlerde
vardır,zaten genel kültürü dedikodu olarak algılayan ve bu
abuk şeyleri izleyenleredir sözüm.
(kadın elinde çay ile sahneye girer)

ANNE: tatlım cevap vermedin,iki şeker attım,tatlım sana bir şey
söylicem ama kızmak yok tamamı
BABA: neymiş söyle bakalım
ANNE: bizim oğlan sana diyememişte,çocukcazın telefonu eskidi
iyice,taaaaa altı ay önce almıştık
BABA: eeeee!
ANNE: şey diyorum,arkadaşlarının yanında çıkartmaya utanıyormuş
BABA: yok yaav .eeee…
ANNE: ya bey zaten telefon çektiği fotoğrafları da bulanık
çıkartıyormuş,bi değiştirsek diyorum,hani şu reklamlarda
çıkıyor ya Ş1500 modeli kameralı yüzbin renk çözünürmü ne
ondan istiyor çocuk,hem zaten kredi kartına oooo birsürü
taksit yapıyorlarmış.
BABA: yaa,alalım tabi ya utanmasın çocukcağız,dimi?
ANNE: canım benim yaa,kızmayacağını biliyordum zaten,çok
sevinecek çocuk
BABA: (imalı şekilde konuşur)aa yok canım neden kızayım ki kredi
kartımız varya,taksit taksit öderiz dimi.
(birden sinirlenir) ya nediyorsun sen hanım
(seyirciye döner) ulan,yan komşunun oğlu ayakkabıları
yırtık dolaşıyor zavallım,bizim hıyar telefonu çıkarmaya
utanıyormuş arkadaşlarından.
ANNE: şevket niye kızıyorsun,kredi kartına taksit yapıyorlar ya,sonra
taksit,taksit öderiz..
BABA: tabi,taksit,taksit öderiz dimi,zaten adamlar babasının hayrına
taksit yapıyorlar
ANNE: alalım şevket,üzülüyor çocuk
BABA: ne alması hanım,almıyorum.ulan altı ay önce aldık elindeki
telefonu,o telefonun borcunun bitmesine oniki ay var daha,almıyorum.
(seyirciye döner)
Ya ne meraklısınız bu cep telefonlarına,kredi kartlarına,adamlar bedavamı kredi verip taksit yapıyorlar,her birinizin çantasında cüzdanında en az üç kredi kartı var,yani kazandığınız paraya en az üç ortağınız var,size bir şey söyleyeyim mi siz sömürülmeye mahkumsunuz,bizden adam olmaz,bizden adam olmaz…


(ışık söner sahne kararır)
(anlatıcı girer



ANLATICI:
ne dersiniz biraz fazlamı tepki verdi sizce,bence değil
yani verilmesi gereken bir tepkiydi ama geç kalınmış bir
tepkinin yankıları da belki daha sert oluyor,fakat her şeye
rağmen toplumun bir üyesi olarak çevresinde gördüğü
insanlara,dostlarına zarar gelmesini istemediği içindi bu
tepkisi,en azından ben böyle algıladım.ama her şey bir
yana, bence bir aile babası olarak dikkat edilmesi gereken
konular.Neden mi?gelecek için umutla baktığımız
çocuklarımız için.
şimdide bir milletin gelecek vaat eden
gençlerini izleyeceğiz.işte bizim geleceğimiz…

OKUL CAFE
(dekor,cafe şeklindedir,2masa ve sandalyeler vardır bir de rahat görünebilecek şekilde konmuş ilan panosu)

MÜZİK GİRER BİTİNCE PERDE AÇILIR

(cenk telefonla konuşarak sahneye girer masalardan birine oturur)
CENK: alo tatlım ben derse girmiyorum bugün,………. boş ver,bak
ben okul cafedeyim çıkınca gelirsin sende……..tamam tatlım
hadi bye.
(Mustafa sahneye girer)
MUSTAFA:vay cenk naber yaa
CENK :iyi be moruk ne olsun işte,ne o sende mi derse girmedin
MUSTAFA:ne yapayım olum derse girip nasıl olsa hocalar
geçirir,hem zaten okuycamda ne olacak hehe,benim
idealim başka olum
CENK :çak kanka sende benim kafadansın,olum yazlık
mekanlarda fırtına gibi esicez be.ne oldu senin telefon işi
MUSTAFA:o iş tamam olum,annemi razı ettim,oda babamı razı eder
CENK :hadi yaa nasıl yaptın bunu
MUSTAFA:çok basit be oğlum,yalakalığa hiç dayanamıyor zavallı
kadın,anneciğim diye bir giriyorum konuya,biraz
yalakalık biraz duygu sömürüsü hoooooop iş okey,eeee
babam da anneme dayanamıyor,ne de olsa cazibeli kadın .
CENK :sana özeniyorum be oğlum,
MUSTAFA:benim neyime özeniyon be olum
CENK :yaa abi,baban üç kuruş maaş alıyo ama ne istersen
alınıyo,sevgilin desen bebek gibi, ne istiyorsun ki
başka,ben olsam evlenirim o kızla
MUSTAFA:yok be olum ben evlenmem
CENK :niye be kanka
MUSTAFA:niye olacak oğlum ben çıplak,o benden daha çıplak,bana
şöyle zengin bir kız lazım,hehe hem ne demişler güzellik
gelip geçicidir,önemsizdir yani,dün televole yi izledim
canım sıkıldı zaten,ya abi bütün sosyete orda mankenler
filan akıyo abi,hem bak sana da söylüyom ceyda yı
sakın kaçırma,kız sırılsıklam aşık sana.
CENK :bırak şu ceyda’yı Allah aşkına yaa
MUSTAFA:neyi var olum kızın,sevgiyse sevgi,para desen gani,deli
gibide aşık sana,arrrrtııı evin tek kızı,ben olsam hayatta
kaçırmam,evler yazlıklar ooohooooo

(kerem ve yaşar sahneye girer)
KEREM :selam millet naber yaa,
YAŞAR :hoooppp kare tamam millet,
cenk naber yaa(otururlar)
CENK :iyi olmasına iyi de,sizdemi girmediniz derse
KEREM :boş ver yaa,zaten şu lise bitsin okulun önünden geçmicem
YAŞAR :bırakın şimdi onu da,bırakamayız okulu,evdekiler baskıyo
ama umurumda değil,asıl şu son zamanlarda çıkan
haberler yüzünden dayanıyorum ben
MUSTAFA:bir Dakka ya hangi haberler,ben bilmiyorum
CENK :oğlum şu ehliyet olayını diyo,bide şu meslek
kanunlarında da düzenleme yapıyorlarmış
KEREM :abi biliyorsunuz ilk okul mezunlarına ehliyet vermiyorlar
artık,e birde meslek içi eğitimlere ilkokul mezunları dahil
edilmicekmiş,bak orda yazıyor okumadın mı
(panoyu gösterir)
MUSTAFA:hadi yaa
YAŞAR :tabi oğlum,bu bir şey değil daha,dur bakalım daha neler
Olacak,gazete başlıklarını görür gibiyim
Avrupa uyum yasaları kapsamında yürütülen çalışmalar
sonucunda meclise sunulan tasarı olduğu gibi kabul
edildi.İlkokul mezunları artık doğru dürüst bir iş yapamayacaklar.
(MUSTAFA,KEREM VE CENK AYNI ANDA)
HEPSİ: YUUUUUUHHHHHH
MUSTAFA:amma yazdın be oğlum
CENK :ya neyse ney bize ne yaa,siz boşverin bunları,
KEREM :evet kapatın kimse ses çıkarmıyor bize ne yaa
YAŞAR :Mustafa ne oldu senin telefon işi
MUSTAFA:geliyo,geliyo yakında
CENK :işi çözmüş adam,evde tiyatro yapıyor oğlum
KEREM :nasıl yani yaa
CENK :annesine biraz yalakalık biraz duygu sömürüsü
MUSTAFA.ee olum evde her iş annede bitiyor,bilmiyorsan öğren bunları.
YAŞAR :benim annemde kredi kartı var,bana ek kart çıkardı
Eee bu devirde lazım abi,misal çarşıda bir tuvalet var
adam beş taksit yapıyor yaaaa,adamlar aşmış olum hehe
(cenk in telefonu çalar)
CENK :çıldırcam yaa,hala çağrı atıyor manyak karı
KEREM :kim o annen mi
CENK :yok be moruk,ceyda arıyor
MUSTAFA:bırakın şunu yaa, (cenk’e) salaksın abicim sen.
YAŞAR :bir Dakka ne oluyor niye kızıyosun sen
MUSTAFA:ceyda yı tanıyonuz demi,hani şu dişlek kız
KEREM :eee
MUSTAFA: kız acayip zengin,buna aşık,ama beyefendi kızı
Beğenmiyormuş,neymiş efendim kız çirkinmiş he
YAŞAR VE KEREM AYNI ANDA
iki yazlığı,evi arabası olan kız çirkin olur mu hiç ya
YAŞAR :hobaaa çak kanka hehe
MUSTAFA :bende söylüyorum ama anlamıyor,odun
(kerem in telefonu çalar)
KEREM :bir Dakka beyler sansar arıyo,aloo ………..iyilik be
oğlum ne olsun işte kafedeyiz,hayırdır…………. Hadi
ya sen birtanesin be oğlum (cenk sorar)
CENK :ne oluyor lan (kerem eliyle bekle işareti
yapar,telefonla konuşmaya devam eder)
KEREM :bizim takım burada,hepimiz geliyoruz ……….çok varmı
yeter mi oğlum……….hadi be,güzeeellll,tamam
harabede buluşuruz(telefonu kapatır)
YAŞAR :çatlatma adamı da söyle ne diyor sansar,ot varmıymış
KEREM :sıkı durun,yarım kilo esrar çarpmış bi yerden
MUSTAFA:hadiiii
KEREM :vallahi lan,harabede buluşucaz hadi uçalım,maymun
olcaz olum mal sağlammış
CENK :ya abi eve geç kalırız ya,ne diyeceğiz evdekilere
YAŞAR :ya yürü hadi sınav vardı uzadı filan dersin,zaten televizyonun karşısında dizilerin esiri olmuşlardır merak etme,anlamaz onlar…
(çıkarlar,anlatıcı girer)






ANLATICI: Az önce yaşananlar aslında kesinlikle ciddiye alınması gereken
şeylerdi,çünkü her an her şey olabiliyor bu
ülkede,ilkokul mezunu bir vatandaş’ın sürücü ehliyeti
almasına sınırlama getiriliyor,neden?ilkokul mezunlarına
cahil gözüyle bakılıyor olsa gerek,yoksa neden yapılsın
ki!ama burada bir tezat göze çarpıyor ki,ilkokul mezunları
milletvekili olabiliyor,garip.peki ya çocuklarınız onların
amaçları,idealleri mustafa’nın,cenk’in yada kerem’in
yaşadıklarından çok mu farklı?hiç zannetmiyorum.tüm
bunları belki düşündünüz,belki düşünmediniz.hatta
bazı fısıltıları duyar gibiyim, BENİM ÇOCUĞUM ASLA
BÖYLE ŞEYLER YAPMAZ diye düşünüyordur bir
çoğunuz,peki eminmisiniz.bir konu üzerinde bahse
girerim ki,hiçbir ebeveyn,çocuğu bu yarışmaları,
televoleleri izlerken yüzünün aldığı hali,gözlerindeki o meraklı,o
özentili bakışları fark etmemiştir,dahası sizler bile kendinizi
kaybedip hayal alemine dalıyorsunuz,ya çocuklarınız…
Bizler bu sanal alemde oyalanırken sahne arkasında neler
oluyor acaba,bu yayınlarlar hangi kıstaslara göre
hazırlanıyor hiç düşündünüz mü.izleyelim bakalım…..
(anlatıcı çıkar,sahne kararır)



(SAHNE BİR MÜDÜR ODASI GİBİDİR)
MÜZİK GİRER BİTİNCE PERDE AÇILIR
MÜDÜR:aloo,kızım bana sabah şakirlerinden cemil i gönder
(telefonu kapatır önündeki evrakları inceler bir yandan da
kendi kendine konuşur)
MÜDÜR:güzeeel,harika pıraym taymda %80 izlenme oranı bu harika işte
(kapı çalar,gelen cemil dir)
CEMİL: (kapıdan konuşur)buyrun müdürüm beni çağırmışsınız
MÜDÜR:evet gel cemil gel,baygın gittimi?
CEMİL: gitti müdürüm
MÜDÜR:(masadaki kağıtları göstererek)bak sonuçlar geldi,helal
olsun çocuğa uçurmuş yine Programı
CEMİL:ee işini biliyor müdürüm,şey yalnız müdürüm size söyledi mi
bilmiyorum ama safinaz gelmedi bugün
MÜDÜR:hıı biliyorum,haberim var,onun yerine eski bir manken
buldum,yarın gelecek.
CEMİL: müdürüm izin verirseniz ben çıkayım,yarınki konuklar için
kısa bir oyun yazmam gerekiyor da.
MÜDÜR:tamam cemil gidebilirsin ama şöyle iyi bişey olsun ki
sansasyon yaratsın.
CEMİL: tamam siz hiç merak etmeyin
MÜDÜR:cemil giderken uğrada şu bizim genel yayın yönetmeni
gelsin yanıma
CEMİL : tamam müdürüm
(müdür kendi kendine konuşmaktadır)
MÜDÜR:yeni programlar yapmak lazım şu aralar
( Kapı çalar)
MÜDÜR:geeeel
YNTMEN:buyrun müdürüm beni istemişsiniz
MÜDÜR: gel bakalım yönetmen beeeyy,al şu taslağı,bu yeni program
hemen reklamlarına başlayın.
YNTMEN:nasıl bir şey olacak müdürüm
MÜDÜR: he he he he .nasıl olacağı var mı olum,tabi ki geyik bir
program olacak,bir sürü insanı 9 ay kapatçaz eve ama nerde
tikli,takıntılı varsa onları seçeceğiz,izleyici çok seviyor
böyle şeyleri.
YNTMEN:bu tamam da müdürüm,ana haber bülteniyle ilgili bir
sorunumuz var
MÜDÜR: sorun mu,ne sorunu yaaa
YNTMEN:ana haber bülteni için haber yok.
MÜDÜR: nasıl yok yaaa,napıyor o muhabir bozuntuları
YNTMEN:müdürüm kadronun 3te 2 sini bodrum a
gönderdiniz,diğerleri de burada çalışıyor ama haberlerin
hiç biri sizin gönderdiğiniz kriterlere uymuyor
MÜDÜR: ne haber i getiriyor bunlar
YNTMEN:okuyorum müdürüm,bunlar bugün gelenler,milletvekili
rüşvet alırken çekilmiş gizli görüntüler,bunların kasetleri
bizde
MÜDÜR: geeç,sakın haaa,iktidarla ters düşmemek lazım,başka ne var
YNTMEN:yardım rezaleti
MÜDÜR: geç,modası geçti prim yapmıyor artık o haberler,bu tür
haberlerin hepsini geç,başka ne var elimizde
YNTMEN:Dülya Şarşar’ın mayolu görüntüleri,mankenlerin
atışmaları,konserde çıkan kavgalar,Demet Şener soyadını
değiştirip kocasının soyadını almış
MÜDÜR: tamam tamam bunların hepsini koyun bide asparagas
sıkıştırın araya
“Tarcan Musti ile kavga mı etti” sonunu da iyi bağlayın ki
polemik oluşsun
YNTMEN:müdürüm bunların hepsini koyduk zaten ama yinede bir
saat dolmuyor
MÜDÜR: araya reklam sıkıştırın
YNTMEN:onu da yaptık yine boşluk var
MÜDÜR: arşivi bir karıştırın bakalım eski oyunculardan,şarkıcılardan
ölüm yıldönümü olan birini haber yapın
YNTMEN:araştırdım müdürüm bugün kimse ölmemiş maalesef
MÜDÜR: hadi be napıcaz lan biz mi birini öldürsek hehehehehe,bak
şimdi haberi kısa keseriz bugün hemen bir kemal sunal filmi
patlatırız erken saatte olur biter
YNTMEN:iyide müdürüm dün yaptık onu,ayrıca bir haftadır hem
gündüz ,hem gece hababam sınıfı serisini yayınladık
MÜDÜR:hadi yaa,ulan bir şey yapmak lazım ama ne (müdür
düşünür)
YNTMEN:müdürüm fatih köprüsüne birini çıkarsak,olay mahallinden
canlı yayın yaparız,yada tem otoyolunda travesti haberi
yaparız
MÜDÜR:ııhh,olmaz onlarız hepsinin modası geçti
YNTMEN:başka ne yapabiliriz ki,ana haber bültenine 3 saat kaldı
MÜDÜR:dur bakalım düşünüyorum………..buldum.. Bak
şimdi,önce bir kalem ver bana
(kalemi alır ve yazmaya başlar,yazarken de sesli bir şekilde
okur)
MÜDÜR:DOMATEZ,KIRMIZI BİBER,VİŞNE,ÇİLEK VE KİRAZ
hah bak şimdi bunların içindeki bir vitamin sayesinde
hepsi enerji etkisi yapıyor , hepsi çok faydalı ve kan
yapıcı özelliği var.birazda siz şişirin sürün ondan
sonra yayına.
YNTMEN:iyide müdürüm 3 gün önce bunların hepsi hormonlu ve
kanserojen madde içeriyor diye haber yapmıştık.

MÜDÜR:ya boş ver olum ben ne diyorsam onu yap sen,bulun
sokaktan birini beyaz bir önlük giydirin profesör doktor
bilmem kim diye de yapın reklamını,verin eline
okusun,kimse alamıyor nasıl olsa
YNTMEN:ama müdürüm onlar gerçekten hormon içeriyordu
MÜDÜR:ya oğlum boş veer okutun birine geçin işte,hem manavlara
da faydamız olsun biraz…
(Işık söner Sahne kararır)


ANLATICI:işte böyle sevgili konuklar,neyin gerçek neyin yalan
olduğunu anlamadan öylesine izliyoruz ve öylesine
kapılıyoruz ki bu palavralara,gerçeklerden bihaber
yaşıyoruz artık,evet ama herkes rol mü yapıyor
diyenleriniz vardır içinizde,evet isteyerek yada bir şeylere
mecbur kalarak herkes rol yapıyor aslında ve bu çarkın
içinde birçok kişide bir şekilde harcanıyor,kimisi büyülü
hayata dalıp gerçekleri unutuyor kimisi bir otel odasında
ölü bulunuyor kimisi de bu yalanın içinde olmak
istemediği için işinden oluyor.işte şimdide işinden olan bir
sunucu hep beraber izliyoruz…




MÜZİKLE BİRLİKTE PERDE AÇILIR SUNUCU OYNAYARAK SAHNEYE GİRER MÜZİK BİTİNCE KONUŞMASINA BAŞLAR
SUNUCU: Merhaba sevgili konuklar 3 soruda 3 milyar yarışmasına
hepiniz hoş geldiniz bugün ne kadarda kalabalığız
böyle.Aman efendim aman,kimleri görüyorum.
(yarışmacılara döner)
sizde hoş geldiniz çok keriz şey pardon çok sayın
yarışmacılar,ya amma meraklısınız böyle
yarışmalara,neyse tanıyalım bakalım sizleri.(kazım’a)sen
hey sen alooooooo duymuyonmu lan,sen sen.
KAZIM: Haaaa...ben mi?
SUNUCU: Yok baban,tabi sen kimsin lan sen?sayın yarışmacı
KAZIM: Şey abla ben KAZIM mesleğim yok ne iş olsa
yaparım,boş zamanlarımda yan gelir yatarım ayrıca
yarışmalara da çok meraklıyım.hiç unutmam bi gün.....
neyse sonra anlatırım.
SUNUCU: Ya gel de bağırma şimdi.ulan adama bak yaa,hem işi yok
hem de boş zamanlarımda yatarım diyor,ne zaman
çalışıyorsa artık.
SUNUCU. Neyse... kızmayacağım,kızmayacağım bugün,gelelim
sizee,kendinizi tanıtır mısınız hanım efendi
CANAN: Ay içerde söylemiştim ya ama neyse seyircilerde duysun
hadi.ben canan yarışmaya aydından katılıyorum 30
yaşındayım,ev hanıyım televizyon izlemeyi çok
severim,yarışmacı arkadaşa geleneksel olarak başarılar
dilerim,hiç içimden gelmiyor ama neeyse.
SUNUCU: Evet ilk sorumuz şöyle,devlet hastanesinde görevli bir göz
Doktoru,günde kaç hasta muayene etmektedir?efenim
soruları biraz basitleştirdik bugün, ne yaparsınız
yarışmacıya göre soru.evet cevap bekliyorum.
CANAN: Cevap veriyorum, 30
SUNUCU: Yanlış cevap.doğru cevap 103 olacaktı puan
veremiyorum.aslında banada biraz fazla geldi ama burada
öyle yazıyor.

SUNUCU:Evet soru 2, soruyorum özel bir tv kanalında 24 saatlik
yayının kaç saat,kaç dakika,kaç saniyesi reklamdır?
KAZIM: Yav gardaş ben ne bilirim,okula gitmemişim saat neyin
bilmiyom ama tahmineeen dur bakayım..8 desem.
SUNUCU:Gel de kızma şimdi,yanlış beyefendi. okuma yazma
bilmiyorsan ne işin var burada,ulan geniş halka,çember
maşa ne halt yemeye geliyorsun yarışmalara o zaman.
SUNUCU:(Canan’a dönerek)sen söyle.
CANAN: (keyifli şekilde cevap verir)efendim günde 125 ayrı ürünün
reklamı yapılır,toplam 6 saat,15 dakika 15 saniyedir.
SUNUCU: ana doğru lan.
CANAN: Ayrıca günde 1 yeni 3 eski dizi yayınlanır,haaaa...izlemem
ama saat başı haberler vardır.
SUNUCU:İnanmıyorum yaa kadına bakarmısınz,
SUNUCU:Evet sıra geldi 3.ve son sorumuza (kazım’a sorar)orhan
Pamuk’un avrupada ödül alan kitabının ismi nedir ve
Ne kadar satmıştır?
KAZIM: Valla görmedim ağabey o kim ki? kitap ne, yeniyormu?
SUNUCU:Haaa yenir yenir, yeni çıktı çikolatalısı ve meyveliside var.
SUNUCU.(iyice kızmıştır,canan’a döner)Sen söyle.
CANAN. Valla reklamlarda çıktı dediydi ,hatta televolede de
gördüydüm 20 bin tanemi ne satmıştı ismi şeydi..şeydi.
neydi.hatırlayamadım ama benim gözüm mormuyduu
yoksaa burnum siyahmıydı ne işte.
SUNUCU.Yeterli cevap.zaten artık yeter burda krize giricem
yoksa.ayrıca seyircilerinde pek farklı olduğunu
zannetmiyorum.kızmıyam kızmıycam dedim ama gelde
dayan ulan belgesel izlemezsiniz,haber izlemez gazete
okumazsınız bazılarınızın kitabın ne olduğundan haberi
yok sonra da atıp tutarsınız bilgiçlik taslarsınız önünüze
gelene.yeter artık yaa ne biçim millet olmuşuz haberiniz yok.
(sahne arkasından sesler duyulur,KESİN,ÇABUK KESİN YAYINI REKLAM FALAN GİRİN SAPITTI YİNE BU HERİF.(program yönetmeni sayneye fırlar )

YÖNETMEN.:Neyaptığını sanıyorsun sen ya,bu ülkede çok
konuşanın ömrünün kısa olduğunu unuttun
galiba,sanane milletten neyaparlarsa yapsınlar.bak
negüzel yarışma yapıyoruz burda iki tane kek
buluyoruz bütün millet izliyor gülüyor,eğer herkes
kitap okursa bu geyik yarışmaları kime izleteceğim
SUNUCU: Ama yönetmenim,
YÖNETMEN:Aması maması yok işine gelirse çalışmayacaksan işte
kapı,ben ne sunucular ne spikerler bulurum hele
vatandaşta bu ünlü olma merakı olduktan sonra
bedavaya gelirler bedavaa.


SUNUCU: AAAAA Yeter be istifa ediyorum ama şunu söyliyeyim
sizde bu merak bu dedikodu yeteneği bu cahillik ,bu
vurdum duymazlık olduğu sürece siz daha çoooook
sömürülürsünüz ve ne çocuklarınıza ne kendinize nede
bu güzelim ülkeye hiçbir faydanız olmaz,bunun gibi
adamların oyuncağı olursunuz.kim demişse doğru
demiş koyun koyundur önüne ne koysan yer diye.
(ışık söner sahne kararır)

SAHNE DEKORLARI…
1.SABAH ŞAKİRLERİ:
Sahne stüdyo görünümünde olacak.
Ayaklı kamera , sehpa , 2 adet sandalye , ışıklar.
BAYGIN: Süslü bir şal,kafada süslü bir peruk(renkli ipten yapılacak),biraz
kadınımsı makyaj,beyaz gömlek,renkli (kırmızı) pantolon.
PEMRA: Gözlük,makyaj
SANEM: Makyaj, süslü bir kıyafet

2. EV HALİ:
Sahne bir ev odası görünümünde,sehpa,masa ,koltuk,televizyon,
ANNE: mutfak önlüğüyle klasik ev içi kıyafetler.
MUSTAFA: Okul kıyafeti
BABA: Eşofmanlarla,tipik Türk erkeği…
AFET: Günlük şık bir kıyafet

3.OKUL CAFE: Dekor kafe görünümünde,iki masa, sandalyeler,masada çaylar,ilan panosu,gazete,çocuklar okul kıyafetinde ellerinde kitap defter,cep telefonu…


4.TV: MÜDÜRÜ:
Sahne müdür odası görünümündedir.Masa,sandalye,telefon,dosyalar

MÜDÜR: Takım elbiseli
YÖNETMEN: Takım Elbise,makyaj,elinde dosya ve kalem.


5.YARIŞMA:
SUNUCU: Şık ve çılgın bir kıyafet,makyaj
CAHİL: Eski elbiseler
KÜLTÜRLÜ: Makyaj,şık elbise…
YÖNETMEN: Takım elbise,elinde dosya…