N
A S I L H İ K Â Y E Y A Z A B İ L İ R İ M
Yaşanmış
ya da yaşanabilecek şekilde tasarlanmış
olayları kişilere bağlı olarak belli
bir yer ve zaman içinde anlatan
türe hikâye ( öykü ) diyoruz.
Hikâyenin
Öğeleri (Temel Unsurları)
Nelerdir?
a-
Olay:
Öykü kahramanının başından geçen olay ya da durumdur. Hikâyede temel öğe veya durumdur. Hikâyeler olay eksenli yazılardır. Hikâyelerde bir asıl olay bulunur. Ancak bazen bu asıl olayı tamamlayan yardımcı olaylara da rastlanabilir.
b- Çevre (Yer):
Hikâyede sınırlı bir çevre vardır. Olayın geçtiği çevre çok ayrıntılı anlatılmaz, kısaca tasvir edilir. Olayın anlatımı sırasında verilen ayrıntılar çevre ve yer hakkında okuyucuya ipuçları verir.
c- Zaman:
Hikâye kısa bir zaman diliminde geçer. Hikâyeler geçmiş zamana göre (-di) anlatılır. Konu, yazarın kendi ağzından veya kahramanın ağzından anlatılır. Bazı öykülerde zaman açık olarak belirtilmez, sezdirilir. Hatta bu tür öykülerde zaman belli bir düzen içinde de olmayabilir. Olayın ve durumun son bulmasından başlayarak olay ya da durumun başına doğru bir anlatım ortaya konabilir.
d- Kişi:
Hikâyede az kişi vardır. Bu kişiler “tip” olarak karşımıza çıkar ve ayrıntılı bir şekilde tanıtılmaz. Hikâyede kişiler sadece olayla ilgili “çalışkanlık, titizlik, korkaklık, tembellik” gibi tek yönleriyle anlatılır. Kişiler veya tipler, belli bir olay içinde gösterilir. Bu tiplerin de çoğu zaman sadece belli özellikleri yansıtılır.
Öykü kahramanının başından geçen olay ya da durumdur. Hikâyede temel öğe veya durumdur. Hikâyeler olay eksenli yazılardır. Hikâyelerde bir asıl olay bulunur. Ancak bazen bu asıl olayı tamamlayan yardımcı olaylara da rastlanabilir.
b- Çevre (Yer):
Hikâyede sınırlı bir çevre vardır. Olayın geçtiği çevre çok ayrıntılı anlatılmaz, kısaca tasvir edilir. Olayın anlatımı sırasında verilen ayrıntılar çevre ve yer hakkında okuyucuya ipuçları verir.
c- Zaman:
Hikâye kısa bir zaman diliminde geçer. Hikâyeler geçmiş zamana göre (-di) anlatılır. Konu, yazarın kendi ağzından veya kahramanın ağzından anlatılır. Bazı öykülerde zaman açık olarak belirtilmez, sezdirilir. Hatta bu tür öykülerde zaman belli bir düzen içinde de olmayabilir. Olayın ve durumun son bulmasından başlayarak olay ya da durumun başına doğru bir anlatım ortaya konabilir.
d- Kişi:
Hikâyede az kişi vardır. Bu kişiler “tip” olarak karşımıza çıkar ve ayrıntılı bir şekilde tanıtılmaz. Hikâyede kişiler sadece olayla ilgili “çalışkanlık, titizlik, korkaklık, tembellik” gibi tek yönleriyle anlatılır. Kişiler veya tipler, belli bir olay içinde gösterilir. Bu tiplerin de çoğu zaman sadece belli özellikleri yansıtılır.
HİKÂYEDE PLÂN
Hikâyenin
planı da diğer yazı türlerinde olduğu gibi üç bölümden
oluşur; ancak bu bölümlerin adları farklıdır. Bunlar:
1)Serim:
Hikayenin giriş bölümüdür.Bu bölümde olayın geçtiği çevre
, kişiler tanıtılarak ana olaya giriş yapılır.
2)Düğüm: Hikayenin
bütün yönleriyle anlatıldığı en geniş bölümdür.
3)Çözüm:Hikayenin
sonuç bölümü olup merakın bir sonuca bağlanarak giderildiği
bölümdür.
KURABİYE
HIRSIZI
Bir
gece genç bir kadın havaalanında uçağının kalkmasını
bekliyordu. Daha epeyce zaman vardı. Havaalanındaki dükkândan bir
kitap ve bir paket de kurabiye alıp, kendisine oturacak bir yer
buldu ve kitabını okumaya başladı.
Kendisini
okumaya öyle kaptırmıştı ki, yanında oturan adamın
aralarındaki paketten birer birer kurabiye aldığını paket yarıya
geldiğinde fark edebildi. Görmezden gelmeye karar verdi. Gözü bir
yandan da saatteydi, "kurabiye hırsızı" yavaş yavaş
kurabiyelerini tüketirken. Her kurabiyeye uzandığında adam da
uzatıyordu elini. Sonunda pakette tek bir kurabiye kalınca "
Bakalım şimdi ne yapacak?" dedi kendi kendine. Adam yüzünde
bir gülümsemeyle son kurabiyeyi aldı, ikiye böldü. Yarısını
ağzına atıp, diğer yarısını kadına uzattı. "Aman
Allah’ım, ne cüretkâr ve kaba bir adam" diye düşündü
kadın. Hayatında bu kadar sinirlendiğini hatırlamıyordu.
Uçağının
kalkacağı anons edildiğinde eşyalarını topladı ve dönüp
"kurabiye hırsızı"na bir kere bile bakmadan, çıkış
kapısına yürüdü. Uçağa bindi, koltuğuna oturdu. Bitmek üzere
olan kitabını almak için çantasını açtı ve çantanın içinde
duran bir paket kurabiyeyi gördü. Adamın onunla kurabiyelerini
paylaştığını, özür dilemek için çok geç olduğunu anladı
üzüntüyle. Kaba ve cüretkâr olan "kurabiye hırsızı"
asıl kendisiydi.